30. Hafta Gebelik (Hamilelik) Rehberi
30. hafta, gebeliğin üçüncü trimesterinin başına denk gelir ve hamileliğin yaklaşık 7. ayında olur (210 günlük gebelik 7 aylık hamileliğe eşdeğerdir). Bu haftada anne karnındaki bebek hızla büyümeye devam eder ve anne adayının da vücudunda belirgin değişiklikler görülür. Gebelik haftasının hesaplanması genellikle son adet dönemine göre yapılır; doktor kontrolünde ultrason ölçümleri ve hamilelik testleriyle gebelik haftası belirlenir. 30. hafta, doğuma yaklaşık 10 hafta (2.5 ay) kalmış bir döneme tekabül eder.
Gebeliğin bu döneminde anne adayları şu konuları merak eder: Bebekte ve anne vücudunda ne gibi değişiklikler olur, belirtiler nelerdir, ultrason muayenesinde neler görülür, gebelik kesesi hâlâ görünür mü, Beta HCG değeri ne kadar, gebelikte kürtaj mümkün müdür, cinsellik güvenli midir, doktor kontrollerinde neler yapılır vb. Aşağıda bu sorular başlıklar halinde ele alınmıştır.
Bebekte Neler Oluyor? (Fetal Gelişim)
Boy ve Kilo: 30 haftalık bir bebek yaklaşık 39–40 cm uzunluğunda ve 1,3–1,5 kg ağırlığındadır. Bazı bebekler bu dönemde 1,4 kg civarına çıkmış olabilir. Aşağıdaki tabloda hamileliğin ilerleyen haftalarındaki ortalama bebek ağırlıkları görülmektedir (ortalama değerlerdir):
| Gebelik Haftası | Ortalama Bebek Ağırlığı |
| 30 | ≈ 1,3 kg |
| 31 | ≈ 1,45 kg |
| 32 | ≈ 1,6 kg |
| 33 | ≈ 1,85 kg |
| 34 | ≈ 2,0 kg |
| 35 | ≈ 2,5 kg |
| 36 | ≈ 2,7 kg |
| 37 | ≈ 2,8 kg |
| 38 | ≈ 2,9 kg |
| 39 | ≈ 3,4 kg |
| 40 | ≈ 3,5 kg |
Bebeğin doğum kilosu genellikle 2,5–4 kg arasında olur. Bu değerler fetüsün genetik faktörleri, annenin beslenmesi ve sağlık durumu gibi birçok etmene bağlı olarak değişebilir.
Organ ve Yapı Gelişimi: 30. haftaya gelindiğinde bebekte pek çok önemli gelişme tamamlanmaktadır:
- Beyin: Bebeğin beyni hızla olgunlaşır. Bu hafta beyin yüzeyinde girinti-çıkıntılar (sulkus ve girus) belirginleşmeye başlar, beyin artık içi pürüzsüz değil, karakteristik oluklu yapı almaktadır. Bebeğin beyin ve merkezi sinir sistemi olgunlaşmaya devam eder.
- Akciğerler: Akciğerler gelişimini sürdürür. Bu haftalarda akciğerlerde sürfaktan (nefes almayı kolaylaştıran madde) üretimi artar, ancak bebek hâlâ anne karnı dışında kendi başına solunum yapabilecek kadar tam gelişmemiştir. Erken doğum durumunda bebek özel bakım veya kuvöz desteği gerektirebilir (30 haftalık bebek yoğun bakım desteğiyle yaşayabilir).
- Cilt ve Yağ Depolama: Bebeğin cildi giderek kalınlaşır ve altına yağ depolanır. Bu, cildin önceki haftalara göre daha pürüzsüz ve dolgun görünmesini sağlar. Karnında bulunan ince tüy tabakası (lanugo) çoğunlukla kaybolmaya başlar. Bebeğin vücudu giderek yağlanarak doğum sonrası ısı düzenini sağlamak üzere olgunlaşır.
- Kas ve İskelet: Bebeğin kasları güçlenir ve kemikleri sertleşmeye devam eder. Eklemler ve kaslar, rahim içinde daralan alanda hareket eder, bu da doğum için kas fonksiyonlarını artırır.
- Sinir Refleksleri: Bu dönemde refleksler gelişmiştir. Örneğin bebek karnında parmaklarını emiyor olabilir. Ayak tırnakları ve saçlar iyice çıkmıştır.
- Diğer Gelişmeler: Erkek bebeklerde testisler torbaya inmeye başlar (doğuma kadar tamamlanma eğilimindedir). Bebeğin göz kapakları, kirpikleri ve kaşları iyice gelişmiştir, gözlerini açıp kapamaya başlar; ışığa duyarlılık gelişir, karanlık-açık farkını anlamaya başlar. Hatta ultrasonla bebeğin göz kapaklarını kapatıp açtığı gözlenebilir.
Hareket ve Pozisyon: 30. haftada bebek hareketleri hala kuvvetlidir. Bebeğin tekme, kıpırdanma ve bazen hıçkırığı hissedilebilir. Hıçkırık, bebeğin diyafram kasının gelişiminin bir göstergesidir. Hareketlerin düzenli ve hissedilir olması bebeğin sağlıklı olduğunun işaretidir. Ancak rahimde daralan alandan dolayı hareket alanı daralır; bu nedenle hareketler daha güçlü ama mahalli (yakın bölgede) hissedilir hale gelebilir. Bebeğin hareketlerinde ani azalma fark edilirse mutlaka doktora danışılmalıdır.
30. haftada bebeğin pozisyonu da önem kazanır. Genellikle bebekler doğuma doğru baş aşağı pozisyona geçmeye başlar. Bu dönemde bebekler yavaş yavaş sefalik prezentasyon (baş aşağı) pozisyonu alırlar. Yaklaşık her beş bebekten biri 30 haftada hâlen makat pozisyonunda olabilir, ancak çoğu bebek ilerleyen haftalarda baş aşağı pozisyona döner. Bu pozisyon doğumu kolaylaştırdığı için 32–36. haftalarda sıklıkla oluşur.
Kalp Atışı: Bebeğin kalp hızı bu haftalarda dakikada ortalama 120–160 atım arasındadır. Bu aralık, fetüsün sakin dönemlerindeki bazal hızıdır. Fetüs hareket ettiğinde kalp atış hızı daha da yükselir. Gebelik ilerledikçe doktor kontrollerinde kalp atışı doppler veya monitörle düzenli olarak dinlenir. Genellikle 30. haftada Doppler ultrason veya doktorun stetoskopu ile de kalp atışı duyulabilir hale gelmiştir. Normal bir NST testinde (32. haftadan sonra uygulanan fetal izlemde) kalp atışının dakikada 120–160 arasında olması “iyidir” kabul edilir.
Annede Neler Oluyor? (Anne Sağlığı ve Değişiklikler)
Fiziksel Değişiklikler: 30. haftada anne adayının rahmi hızla büyümeye devam eder. Rahim göbek deliğinin birkaç parmak yukarısına kadar çıkmıştır; karın öne doğru genişler. Bu büyüme, bel ve sırt omurlarına ekstra yük bindirir. Dolayısıyla sırt ağrısı, bel ağrısı ve pelvik ağrı şikâyetleri artabilir. Ayrıca bebeğin alt karına, kasıklara yaptığı baskı nedeniyle kasık ağrısı hissedilebilir. Uzmanlar, rahmin kasıklara baskı yapması sonucu 30. haftada kasık ağrısını normal karşılar. Ancak şiddetli veya sürekli ağrı hissedilirse doktora başvurulmalıdır.
Cilt ve Dolaşım: Hormonların etkisiyle ciltte pigment değişiklikleri (linea nigra vs.) ve damar genişlemesi (varisler) oluşabilir. Eller ve ayaklarda su tutma (ödem) yaygındır. Özellikle ayak bileği ve ayaklarda şişlik olabilir. Bu ödem hamilelik ilerleyip kilo artışıyla artabilir; ödemle birlikte tansiyon ve idrardaki protein yakından izlenmelidir. El ve ayaklardaki ödem artışı varsa preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) açısından doktor kontrollerinde tansiyon ve idrar incelemesi yapılması önerilir.
Belirtiler (Şikâyetler): Bu haftalarda birçok kadın yorgunluk, halsizlik hisseder. Uyku problemleri sık görülür; karın büyüdüğü için uygun pozisyonda yatmak zorlaşır. Anne adayları genellikle sol yanlarını tercih eder; çünkü sol yana yattığında ana toplardamar üzerindeki baskı azalır ve dolaşım daha iyi olur. Mide yanması (reflü), hazımsızlık da sıkıntı verebilir. Artan hormon seviyeleri ve karın organlarına baskı, uyku ve sindirimi etkileyebilir. Unutulmamalıdır ki bu belirtiler sıklıkla gebeliğin doğal seyrinde rastlanan durumlardır.
Duygusal Durum: 30. hafta psikolojik açıdan da karmaşık geçebilir. Anne adayında hormon değişimlerinden dolayı duygu iniş çıkışları olabilir. Uyku sıkıntısı, fiziksel rahatsızlıklar ve doğuma dair endişeler stresi artırabilir. Doğumun nasıl olacağı, bebeğe dair endişeler artabilir; bu normaldir. Bu duygular çok rahatsız edici hale gelirse veya anksiyete bozukluğu gibi bir durum hissedilirse, mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.
Vajinal Akıntı: Gebeliğin bu haftalarında, östrojen etkisiyle vajinal akıntı miktarı artar. Genellikle şeffaf veya sütlü, mukus kıvamında akıntı normaldir. Bu artış, bebeğin korunması amacıyla serviksi mantar ve enfeksiyonlardan korur. Fakat kötü kokulu, kaşıntılı veya renkli (yeşil, sarı, kahverengi) akıntı varsa enfeksiyon işareti olabileceğinden doktora başvurulmalıdır.
Diğer Belirtiler: Bu haftalarda sık idrara çıkma devam edebilir, ama bazı anne adayları mesane baskısıyla biraz daha rahatlayabilir (rahim yukarı doğru büyür). Nefes darlığı veya burun tıkanıklığı görülebilir (genellikle hormonların etkisiyle mukus membranlarının şişmesi nedeniyle). Eller ve ayaklarda karıncalanma, parmaklarda uyuşma (karpal tünel belirtileri) olabilir. Hamilelerin %10-30’unda tiroit fonksiyonları değişebilir; şişkinlik, tuhaf kalp çarpıntısı veya halsizlik artıyorsa kontrol yapılabilir. Gebelikte ortaya çıkan bu şikâyetlerin çoğu normal kabul edilse de, anormal bir durumdan şüphelenilirse doktora danışılmalıdır.
Ultrason ve Diğer Tıbbi Testler
Ultrason Muayenesi
Gebeliğin 30. haftasında ultrason muayenesi genellikle büyüme ve sağlık takibi için yapılır. Bu dönemde ultrasonla şunlar kontrol edilir: fetal büyüme (baş-omuz kalça çevresi, femur uzunluğu, vb.), amniyon sıvısı miktarı, plasenta durumu (fundusa yakın, anterior/ posterior placentanın yerleşimi) ve fetal hareketler. Erken gebelikte görülen gebelik kesesi (gestasyonel kese) artık bireysel olarak tanımlanmaz; 30. haftada ultrason görüntüsünde rahim tamamen amniyon sıvısı ve bebeğin kendisiyle doludur. Gebelik kesesi bebek ve plasentayı çevreleyen sıvı cephesi olarak görev yapar. (Erken dönemde, 5. haftada ultrasonla gebelik kesesi görülebileceği bilinmektedir.)
Ultrason muayenesinde fetal kalp atışı rahatça görülebilir (Doppler ile sesi alınır) ve dakikadaki atım hızı ölçülür. Fetal pozisyon (baş aşağı mı, makat mı) saptanır. Bebeğin hareketleri ve kasılmaları da izlenir. Plasenta yerleşimi, eskisi düşme (previa plasenta durumu) açısından değerlendirilir; plasenta rahim ağzına çok yakın konumdaysa (vasa previa riskine karşı) dikkat edilir. Eğer plasenta alçak plasenta ise yakın takip önerilebilir. Zaten düşük plasenta olursa hekiminiz 30. haftada özel bir işlem yapmaz, ancak kanama yoksa izlem yeterlidir.
Gebelik Kesesi
Gebelik kesesi (gestasyonel kese), rahimdeki fetüs ve amniyon sıvısını çevreleyen yapıdır. Ancak 30. haftada gebelik kesesi artık “görsel bir kavram” olmaktan çıkar; gebeliğin ilk haftalarında (yaklaşık 5. hafta civarı) ultrasonda 1 cm büyüklüğünde koyu halka şeklinde görülür. 30. haftada fetus rahim içini doldurduğu için gebelik kesesi ayrı ayrı tanımlanmaz; ultrason göreceğiniz, fetal baş, gövde, plasenta ve amniyotik sıvıdır. Dolayısıyla gebelik kesesi sorusu genellikle erken gebelikle ilgilidir; ileri haftalarda esas değerlendirme fetüsün kendisidir.
Beta HCG Değeri
Beta hCG hormonu plasenta tarafından salgılanan gebelik hormonudur. Normalde gebelik ilerledikçe bu hormonun düzeyi 10. haftaya kadar yükselir, ardından yavaş yavaş düşmeye başlar. Yani gebelik ilerledikçe Beta hCG en yüksek düzeyini ilk trimester sonunda görür ve sonrasında azalır. Örneğin Memorial’in verilerine göre gebelik haftalarına göre Beta hCG düzeyleri 25–40. haftalarda 3.640–117.000 mIU/mL aralığındadır. Aşağıdaki tabloda 25–40 hafta aralığı için Beta hCG normal değerleri gösterilmiştir:
| Gebelik Haftası | Beta hCG Değeri (mIU/mL) |
| 25 – 40 hafta | 3.640 – 117.000 |
Bu değerler her kadında farklılık gösterebilir ve tek bir ölçümle bir değerlendirme yapmak yanıltıcı olabilir. Beta hCG düzeylerinin yüksek veya düşük olması tek başına gebeliğin sağlığı hakkında kesin gösterge değildir (sigara, kilosu, ırk, öyküde hiperemezis gibi faktörler etkilidir). Normal bir gebelikte 30. haftada da Beta hCG bu aralıkta kalır. Özetle, 30. haftada Beta hCG değeri yoğun olarak ölçülmez; ilk trimesterde gebeliğin varlığını teyit etmek için kullanılır.
Diğer Testler ve Kontroller
30. haftada tipik doktor kontrolleri şunlardır: kan sayımı (tansiyon, hemoglobin, kan grubu), biyokimya (şeker, böbrek, karaciğer fonksiyonları vb.), tam idrar tahlili (protein varlığı, enfeksiyon göstergesi) ve Ultrason muayenesi. Ayrıca bu haftada doktorunuz gerekirse fetal kalp monitörü (NST) yapabilir; NST’de kalp atış hızı dakikada 120–160 civarındaysa bebek sağlıklı kabul edilir. Gelişen bebeğin ultrason görüntüleriyle kilosuna dair tahmin yapılabilir (ortalama 1.3–1.5 kg civarı).
31. haftada glikoz yükleme testi (şeker yüklemesi) rutin olarak 24–28. haftalarda yapıldığından genellikle tekrar uygulanmaz. Erken doğum riski olan veya önceki düşük öyküsü varsa servikal uzunluk ölçümü yapılabilir. Düzenli kontrol ve tetkiklerle bebeğin sağlık durumu ve annenin genel durumu izlenir.
Kürtaj ve Gebeliğin Sonlandırılması
30. haftada isteğe bağlı kürtaj genellikle yasal olarak mümkün değildir. Çoğu ülkede gebelik sonlandırma süresi 10–20 hafta ile sınırlıdır. Örneğin Türkiye’de isteğe bağlı gebeliğin sonlandırılması mevzuatta ilk 10 haftaya kadar serbest bırakılmıştır, özel durumlarda (mağdur kalınan suç sonucu, sağlık tehlikesi gibi) bu süre 20 haftaya kadar uzatılabilir. 30. haftaya gelinmiş gebeliklerde eğer fetüs ya da anne sağlığı ağır risk taşıyorsa tedavi amaçlı gebelik sonlandırılması istisnai olarak gündeme gelebilir, aksi halde eğitimli bir tartışma gerektiren karmaşık tıbbi-etik durumlardır. Özetle, yasal sınırlar gereği 30. haftada gönüllü kürtaj yapılmaz (sadece annenin hayatını tehdit eden acil durumlarda bu konu doğum yapacak hastanede ele alınır).
Gebelikte Cinsellik
30. haftada normal seyreden bir gebelikte cinsel ilişki güvenlidir. Eğer doktorunuzun önerdiği bir kısıtlama yoksa, çiftler cinsel yaşamlarına devam edebilir. Memorial sağlık rehberine göre 30 haftalık hamilelikte “cinselliğe engel tıbbi bir durum yoksa çiftlerin özel yaşamlarına devam etmesinde herhangi bir engel bulunmamaktadır”. İyi pozisyon seçimi (örneğin kadının üstte olduğu ya da yan yatarak birlikte olduğu pozisyonlar) ve kayganlaştırıcı kullanımı rahatlığı artırabilir. Cinsel ilişki sırasında karın üzerine çok fazla baskıdan kaçınmak, anne adayını ve bebeği rahat ettirecektir. Düşük riski olan, erken doğum tehdidi yaşayan veya servikal yetmezliği gibi durumu bulunan gebeliklerde doktorun onayı gerekebilir. Genel kural, riskli durumlar dışında cinsel ilişki hamileliğin son haftalarına kadar sürdürülebilir ve bu durum bebeğe zarar vermez.
Erken Doğum Belirtileri
30. hafta erken doğum riski açısından anne adayının dikkatli olması gereken bir haftadır. Erken doğum (prematüre doğum) bu haftada olursa bebek yoğun bakım gerektirir. Erken doğumun belirtileri şunlardır:
- Düzenli sancılar: Karında düzenli aralıklarla gelen kasılmalar (sancılar). 30. haftada bazen Braxton Hicks kasılmaları yaşanabilir, ancak gerçek erken doğum sancıları giderek sıklaşır ve ağrılıdır.
- Su gelmesi: Rahim içindeki amniyon sıvısının gelmesi (küçük miktarda sıvı sızıntısı veya büyük miktarda su gelmesi).
- Vajinal kanama veya lekelenme: Kanlı veya kahverengi akıntı.
- Rahim ağzı değişiklikleri: Rahim ağzında kısalma (incelme) ve açılma (dilatasyon). Doktor kontrollerinde servikal boy kısa veya açılma varsa risk değerlendirilir.
Bu uyarıcı belirtilerden herhangi biri görülürse hemen doktora gitmek gerekir. 30. haftada erken doğum belirtileri varsa yenidoğan yoğun bakım üniteleri hazır olmalı, annehastanesi tercihi önemlidir.
Beslenme, Egzersiz ve Dikkat Edilmesi Gerekenler
30. haftada anne adayı beslenmesine özen göstermelidir. Bebeğin beyin gelişimi, kemik oluşumu ve genel büyümesi için yeterli protein, vitamin (özellikle folik asit, C ve D vitamini), mineral (kalsiyum, demir) ve yağ asidi (omega-3) alınması önemlidir. Omega-3 yağ asitleri beyin gelişimini destekler (örneğin ceviz, keten tohumu, yağlı balıklar gibi). Bol sebze, meyve, tam tahıllı ürünler, yağsız et-balık-kırmızı et dengeli tüketilmeli; tuz ve işlenmiş gıdalar sınırlanmalıdır.
Kilo alımı: Bu haftaya kadar sağlıklı gebeliklerde toplam 9–11 kg civarında kilo alınmış olması normal kabul edilir. Üçüncü trimesterde genellikle haftada 0.4–0.5 kg alınır. Gereğinden fazla kilo alımından kaçınmak için sık ve dengeli beslenme önemlidir. Doktorunuz kilo takibi yapar; 30. haftada fazla artış gözlemlerse diyetisyen desteği gerekebilir.
Su tüketimi: Yeterli su içmek hamilelikte çok önemlidir (ödem ve enfeksiyon önleme, kabızlık ve baş ağrılarına iyi gelir). Günde en az 2–3 litre su içmeye çalışın. Ayrıca lifli gıdalarla kabızlığa karşı önlem alabilirsiniz.
Hareket ve Egzersiz: Hafif-orta şiddette egzersizler, gebeliği sağlıklı sürdürmek için faydalıdır. Örneğin yürüyüş, yüzme, hamile pilatesi veya yoga gibi aktiviteler önerilir. Özellikle kegel egzersizleri (pelvik taban kaslarını güçlendirme) doğuma faydalıdır. Aşırı yorucu hareketlerden kaçınılmalıdır; ağır kaldırmak veya zorlayıcı egzersizler yasaktır. Gün içinde uzun süre sabit durmamak, gerektiğinde dinlenmek ve sırt destekli oturmak sırt ağrılarını hafifletebilir.
Uyku ve Dinlenme: Karın büyüdükçe yatarken rahat pozisyon bulmak zorlaşır. Yan yatmak (sol yan tercih edilir) rahatlatıcıdır. Yüksek yastık desteği bel ve karın altını destekler. Yeterince dinlenmeye çalışın; uykusuzluk artıyorsa gündüz kısa şekerlemeler yapılabilir.
Dikkat Edilecekler:
- Yolculuk: 30. haftaya kadar genellikle seyahat güvenlidir; uzun uçuşlarda ise bacak egzersizleri yapmak, bol su içmek önemlidir.
- Cinsiyeti unutmamak: Her gün bebekle konuşmak ve karnına dokunmak bebeğin bilinçli duyularını destekler.
- Uyuşukluk ve Denge: Rahim büyüdükçe eklemler gevşediği için, ayakta dururken veya hareket ederken dikkatli olun; düşme riski artabilir. Gerektiğinde destek alarak ağır kaldırmayın.
- Sağlık Kontrolleri: Düzenli doktor randevularınızı aksatmayın. Bu haftalarda hipertansiyon (preeklampsi) riski kontrol edilmeli, idrarda protein bakılmalı. Demir ve vitamin desteği gerekiyorsa doktorunuz reçete eder.
Anne Adayının Hissettikleri ve Psikoloji
30. hafta fizyolojik olduğu kadar psikolojik açıdan da yoğun geçebilir.
- Hissetilenler: Anne adayı genellikle halsiz, enerjisi düşmüş hissedebilir. Karın büyüdükçe hareket etmek yorucu gelir. Sık sık pozisyon değiştirme ihtiyacı (otururken/uyurken) olabilir. Göğüslerde süt gelmesi (colostrum), kasıklarda gerginlik hissi normaldir.
- Duygular: Hormonal dalgalanmalar, doğuma dair kaygı, bebeğin geleceği ile ilgili endişeler duygusal değişkenliklere neden olabilir. “Anne olma”, doğum sonrası hayat, bebeği yetiştirme gibi konularda düşünceler artar. Uyku bozukluğu bu duyguları körükleyebilir. Kendinizi bunalmış hissediyorsanız çevrenizden destek alın; gerekirse psikolojik yardım alın.
- Ağrı ve Rahatsızlık: Sırt, bel, kasık ağrıları; bacak krampları; baş ağrısı gibi rahatsızlıklar artabilir. Yatarken bacakları hafif yukarı kaldırmak, ılık duş veya sıcak su torbası kullanmak kramp ve ağrıları azaltabilir. Karın gerilmesi veya Kasılma Benzeri Hisler olduğunda rahatlamak için yavaş nefes alıp vermeyi deneyin. Şiddetli karın ağrısı, özellikle kasılma tarzındaysa doktor kontrolü önemlidir.
- İdrar Yolları Sorunları: Bu dönemde idrar yolu enfeksiyonu (sistit) riskine açık hale gelinir. İdrar yaparken yanma, sık idrara çıkma, kanlı idrar varsa hemen doktora başvurun. Bol su içmek ve düzenli tuvalete gitmek enfeksiyon riskini azaltır.
- Cinsel Duyarlılık: Birçok hamile kadın cinsel istekte değişiklik yaşar. Kimisinde artış olabilir, kimisinde isteksizlik görülebilir. Bu tamamen normaldir ve ruh hali, hormonlar ve fiziksel rahatsızlığa bağlıdır. Eşinizle açık iletişim kurmak bu süreci kolaylaştırır.
Kalp Atışı Duyulur Mu?
30. haftada anne adayı veya doktor muayenesi sırasında bebeğin kalp atışı doppler cihazıyla net şekilde duyulur. Gebeliğin ilk aylarında (yaklaşık 10–12. haftada) Doppler ile kalp sesi alınabilir hale gelirken, 30. haftada bu ses oldukça güçlüdür. Doktorunuz monitör veya fetoskopla (fetoskop, odyolog gibi özel fetüs stetoskopu) doğrudan dinleme yapabilir. Bu haftada normal fetal kalp hızı dakikada 120–160 atım arasında dalgalanır. Anne karnına yerleştirilen fetoskop cihazıyla da kalp atışları duyulur; normal bir dinleme seansında gür bir kalp sesi işitilmesi beklenir.
Doktor Kontrolleri ve Öneriler
- Randevular: 30. haftada kontroller genellikle her iki haftada bir yapılır. Her kontrolde tansiyon, kilo, idrar ve kan testleri takip edilir.
- İğneler ve İlaçlar: Gerekli görülürse tetanoz (TD) veya grip gibi aşılar önerilebilir. Demir eksikliği olanlara demir takviyesi verilir.
- UYARILAR: Aşırı yorgunluk, şiddetli baş ağrısı, görmede bulanıklık, göğüs altında ağrı, el ayaklarda ani şişme gibi preeklampsi belirtileri çıkabilir. Böyle bir durumda hızlıca doktora başvurulmalıdır.
- Doğum Planı: Bu dönemde doğuma hazırlık yapılabilir. Hastane çantası hazırlanır, doğum ve bebek için gerekli materyaller gözden geçirilir. Bebeğin potansiyel pozisyonuna göre bazı pozisyon çalışmaları (nefes egzersizleri, doğum pozisyonları) yapılabilir.
- Egzersiz Tavsiyesi: Doktorunuz onay verirse hamilelik için uygun aerobik aktiviteler (yüzme, yürüyüş gibi) önerilir. Ancak düşme veya yaralanma riskli sporlardan uzak durulmalıdır. Gebelik yogası ve pilates hem kasları güçlendirir hem stresi azaltır.
- Cinsel Sağlık: Herhangi bir kanama, erken doğum tehdidi veya servikal yetmezlik yoksa cinsellik serbesttir. Korunmalı cinsel ilişki gerekli değildir çünkü gebelik zaten devam etmektedir. Ancak kondom kullanımı düşüğe neden olmaz; eşten bulaşabilecek enfeksiyonlara karşı bazen tercih edilir.
- Psikososyal Destek: 30. haftada eş ve aile desteği önem kazanır. Aile üyeleriyle bebeğin gelişimi ve doğum süreci konuşulabilir. Mental destek almak gerekiyorsa gebelik/anne gruplarına katılmak faydalı olabilir.


Bir yanıt yazın