Bebeklerde ve Çocuklarda Kehribar Kullanımı
Bebeklerin diş çıkarma dönemindeki huzursuzluğunu azaltmak için alternatif yollar arayan birçok aile, kehribar kolye, bileklik ve diş kaşıyıcılarına yönelebilmektedir. Kehribar, milyonlarca yıl önce yaşamış ağaçların reçinesinin fosilleşmesiyle oluşan organik bir taştır. Özellikle Baltık bölgesi kehribarı, %3–8 oranında süksinik asit içerdiği için “suksinit” adıyla da anılır. Geleneksel inanca göre bebek boynuna takılan kehribar kolyeler, vücut ısısıyla ısındığında süksinik asit salgılayarak ağrı kesici etki gösterir. Ancak bu teori bilimsel olarak desteklenmemektedir.
Diş Çıkarma Dönemi ve Geleneksel Kullanım
Bebekler genellikle 6–24 aylıkken ilk süt dişlerini sürdürür. Bu süreçte diş etlerinde hafif kaşıntı, kızarıklık, artan salya ve huzursuzluk görülebilir. Bazı ebeveynler diş çıkarma döneminin ateş, ishal veya uykusuzluk gibi yaygın belirtilerle birlikte olduğunu düşünür, ancak çalışmalar bu sistemik belirtilerin diş çıkarma ile doğrudan ilişkisinin tartışmalı olduğunu göstermektedir. Örneğin Brezilyalı bir derleme inceleme, diş çıkarma sürecinin fizyolojik olduğunu ve bebeklerde gözlenen ateş veya ishal gibi semptomların çoğunlukla enfeksiyon veya başka nedenlere bağlı olabileceğini vurgulamıştır. Bu nedenle, bebekler huzursuzsa ağrı kesici diş kaşıyıcılar, soğuk bezler veya hafif masaj gibi yöntemler tavsiye edilir; diş çıkarma sürecine aşırı anlam yüklenmesi bilimsel yaklaşımla desteklenmez.
Geleneksel olarak ise kehribar kolye ve boncuklar, Avrupa başta olmak üzere birçok kültürde bebek ve çocukların diş çıkarma sancılarını hafifletici doğal bir yöntem olarak kullanılmıştır. Bu inanca göre kehribarda bulunan süksinik asit, ciltle teması takiben vücuda nüfuz ederek analjezik (ağrı kesici) ve antiinflamatuar etkiler gösterir. Bu tür kehribar takıların bebeklerin huzursuzluğunu azalttığına dair sayısız anekdot vardır, ancak bu etkinin gerçek bir bilimsel temeli bulunmamaktadır.
Kehribar Takıları ve Ürün Çeşitleri
Piyasada kehribar takıları olarak sunulan ürünler genellikle küçük kehribar boncuklardan oluşur. Bunlar çoğunlukla Baltık damla kehribarından elde edilmiş boncuklar olup, her boncuk ip üzerine tek tek düğümlenerek kolye, bileklik veya bilezik formuna getirilir. Örneğin kehribar kolyeler, bebeklerin boyunlarına takılmak üzere tasarlanır; kehribar bileklikler ise bilek veya bilekliğe takılır. Bazı ürünler kehribar boncuklarla silikon veya lastik yüzeylerin birleştirildiği diş kaşıyıcı formlarındadır. Bu takıların ortak özelliği, sıcaklıkla yumuşaması beklenen kehribar boncuklarının bebeğin cildiyle sürekli temasta olmasıdır.
Üreticiler genellikle kehribar takıları bebeklerin diş çıkarma döneminde kullanmaları için önerir. Bazen bilezik, bilekliği gibi farklı versiyonları da mevcuttur. Ancak hiçbir sağlık kuruluşu bu takıların resmi olarak onaylanmış bir “tedavi edici” ürün olduğunu kabul etmemektedir. Aksine, uzmanlar genellikle bebeklerin boyunlarına takı takılmaması gerektiğini vurgular.
İddia Edilen Faydalar
Kehribar takıların reklamlarında öne çıkarılan başlıca faydalar şunlardır:
- Ağrı kesici etki: Üretici ve satıcılar, kehribarın ciltle temas ettiğinde süksinik asit salarak analjezik etki sağladığını iddia eder.
- Antiinflamatuar etkinlik: İddiaya göre süksinik asit inflamasyonu azaltır ve böylece bebek diş çıkarırken oluşan ağrı ve şişliği hafifletir.
- Salyayı azaltma: Bazı kaynaklar, kehribar boncukların tiroid bezini uyararak aşırı salya üretimini azalttığını savunur.
- Bağışıklık sistemini güçlendirme: Reklamlarda kehribarın bağışıklık sistemini destekleyerek kulak ve boğaz enfeksiyonlarını önleyebileceği, solunum yolları iltihaplarını azalttığı gibi geniş kapsamlı iddialar yer alır.
Buna karşın, Amerikan Pediatri Akademisi (AAP) ve çocuk sağlığı uzmanları bu iddialara şüpheyle bakmaktadır. AAP’ye göre bu pazarlanan faydaların hiçbirinin bilimsel bir kanıtı yoktur. Örneğin Texas Çocuk Hastanesi uzmanları, kehribarın analjezik etkisi için gerekli süksinik asidin yalnızca ~200 °C üzerindeki sıcaklıklarda açığa çıktığını, çocuk cildinde bu sıcaklığa ulaşılamadığını belirtir. Ayrıca cilde temas eden süksinik asidin vücut tarafından emilip ağrı kesici bir etki doğurmasına dair hiçbir kanıt bulunmamaktadır. Amerikan Pediatri Akademisi de benzer şekilde, kehribar takıların diş çıkarma ağrılarını gerçekten hafiflettiğini gösteren hiçbir çalışma olmadığını açıkça vurgulamıştır. Gerçekte, kehribar takıların bebekler üzerindeki etkisi büyük ölçüde plasebo veya dikkat dağınıklığına dayanıyor olabilir; güvenilir bilimsel kaynaklar bu ürünlerin etkinliğini destekleyecek veri sunmamaktadır.
Bilimsel Araştırmalar ve Bulgular
Kehribar kolyeler üzerine yapılan akademik incelemeler, ürünün iddia edilen yararlarına dair sağlam deliller sunmaktan uzak, aksine kullanımın getirdiği tehlikelere vurgu yapmaktadır. 2022’de yayınlanan bir kapsamlı literatür taramasında, incelemeye dahil edilen beş bilimsel makale değerlendirildi. Araştırmacılar, kehribar takıların çocuklarda diş çıkarma semptomlarını azaltıcı bir etkisini doğrulayacak yeterli bilimsel kanıt bulamadıklarını; bunun yerine boğulma, asfiksi (solunum yetmezliği) ve boncuk yutulması gibi ciddi sağlık risklerine dikkat çektiğini rapor etmiştir. Sonuç olarak, sağlık profesyonelleri kehribar kolye kullanımından kaçınılmasını önermiştir.
Bu kapsamlı incelemedeki bireysel çalışmaların sonuçları da risklerden yanadır. Örneğin Machet ve arkadaşları (2016), hastane ortamında inceledikleri kehribar kolye örneklerinin tamamında bakteri kolonizasyonu tespit etmiş; ankete katılan ebeveynlerin %70’inden fazlası kehribar kullanmanın riskli olduğunu düşünmüştür. Cox ve ark. (2017) ise 4 aylık bir bebeğin kehribar kolye ile boğulma belirtisi göstermesini bildirmiştir; bebek uykuda kolyesinin boynunda sıkışması sonucu deri altı kanamalar (peteşi) oluşmuştur. Bir başka çalışmada Soudek ve McLaughlin (2018), 15 kehribar kolyenin ASTM güvenlik standardı (1.6–15 pound) altında kolayca açılmadığını, büyük çoğunluğunun 1.6 pound kuvvet uygulanınca bile kopmadığını saptamış; bu da boğulma riskini teyit etmektedir. Ek olarak Nissen ve ark. (2019), değişik pH’ta solüsyon içinde test ettikleri kehribar boncuklardan ölçülebilir düzeyde süksinik asit salınımı olmadığını ve laboratuvar ortamında uyguladıkları süksinik asidin doku-bazlı inflamatuar yanıtları azaltmadığını göstermiştir. Bu bulgular, süksinik asidin kehribardan cilde geçip anti-inflamatuar etki gösterdiği iddiasını destekleyecek hiçbir kanıt olmadığını ortaya koymaktadır. Genel olarak tüm bu çalışmalar, kehribar takıların beklenen yararlı etkilerinden çok barındırdıkları risklerin altını çizmektedir.
Güvenlik Riskleri ve Uyarılar
Uzmanlar, kehribar takıların kullanımı sırasında en başta boğulma ve strangülasyon (boyun iltihabı) riskine dikkat çekmektedir. Altı aydan küçük bebekler boyunluk takmayacak kadar çabuk harekete geçtiği için, ip veya boncukların boyuna dolanması ölümcül olabilmektedir. Gerçekten de FDA raporlarına göre 18 aylık bir çocuk, uyurken boğulma riski taşıyan bir kehribar kolye nedeniyle ölmüş; ayrıca 7 aylık bir bebek de kırılan tahta bir diş kaşıyıcı boncuğunu yutarak boğulma tehlikesi atlatmıştır. Texas Çocuk Hastanesi de benzer şekilde, kehribar kolyelerin rahatlatıcı olamayacağını, “kehribar kolyeler aksine çocuğunuza ciddi zarar verebilir. Ne yazık ki kehribar takılar yüzünden birçok çocuk boğularak ölmüştür” uyarısında bulunmuştur. Amerikan Pediatri Akademisi de bebeklere her türlü kolye, bilezik takılmaması gerektiğini vurgular; özellikle bebekler için boğulma 1 yaş altı ölümlerinin başında gelen bir nedendir.
Bunların yanı sıra, kopan kehribar boncukları solunum yoluyla akciğere kaçabilir veya sindirim sistemine girerek bağırsak tıkanıklığına yol açabilir. Machet ve arkadaşları tarafından bildirilen bakteri kolonizasyonu riski, takının temizliğinden emin olunamaması durumunda cilt enfeksiyonlarına yol açabileceğini gösterir. Ayrıca bebeklerin hassas cildi kehribar boncuklarına veya takı ipine karşı alerjik reaksiyon (tahriş, döküntü) verebilir. Sağlık kuruluşları, iddia edilmemiş bir fayda için bu kadar riskin alınmaması gerektiği görüşündedir. AAP’nin önerisi, eğer kehribar benzeri ürünler kullanılacaksa bile kesinlikle gözetim altında ve çocuk uyanıkken sınırlı sürelerle takılmasıdır. Bununla birlikte çoğu uzman, kehribar kolyenin hiçbir zaman bebek boynuna takılmaması gerektiğini; takılacaksa bile uykuda mutlaka çıkarılması, sadece bilek veya ayak bileğine takılması gerektiğini belirtir.
Sağlık Uzmanlarının Görüşü
Türkiye’de yapılan bir çalışmada bebeklerin diş çıkarma dönemiyle ilgilenen 246 diş hekimi, pedodontist, pediatrist ve aile hekiminden alınan yanıtlar değerlendirilmiştir. Araştırmada doktorların sadece %8,5’i kehribar takıları diş çıkarma şikayetleri için önerdiğini bildirmiştir. Yani, katılımcı hekimlerin büyük çoğunluğu (%91,5) kehribarı tavsiye etmemiştir. Genç hekimler veya aile hekimleri arasında kullanım önerme oranı biraz yüksek olsa da, genel eğilim geleneksel veya tamamlayıcı yöntem olarak kehribarın etkili olduğunu düşünenlerin azlığı yönündedir. Çalışma sonuçlarında, ebeveynlerin bu tür inanç temelli yöntemleri uygulamadan önce bebek doktorlarının bilimsel temelli önerilerini dinlemeleri gerektiği vurgulanmıştır. Sağlık çalışanları kehribar gibi etkinliği kanıtlanmamış ürünler hakkında ebeveynleri bilinçlendirmekle sorumludur. Amerikan Pediatri Akademisi ve diğer çocuk sağlığı otoriteleri de kehribar takılmasının savunulacak bir yararı olmadığını belirtip, ebeveynleri daha güvenli alternatiflere yönlendirmektedir.
Güvenli Alternatifler
Uzmanlar, kehribar yerine bebek diş çıkarma ağrılarını gidermeye yardımcı olabilecek kanıtlanmış yöntemleri önermektedir. Amerikan Pediatri Akademisi’nin önerilerine göre: sert plastik veya kauçuk diş kaşıyıcılar, bebeğin diş etlerine güvenle uygulanan ilk seçeneklerdir. Diş kaşıyıcı soğuk (butikle buzlukta tutulmuş) bir beze sarılarak kızaran diş etlerini uyuşturabilir; bu amaçla kullanılan donuk dişliklerin çok sert olmamasına dikkat edilmelidir. Ayrıca ailenin temiz elleriyle bebeğin diş etlerine hafifçe masaj yapmak da ağrıyı azaltıcı etki gösterebilir. Gerektiğinde çocuk doktoruyla görüşerek uygun dozda parasetamol gibi güvenli analjezik ilaçlar kullanılabilir. AAP ve FDA, benzoik anilin (benzokain) içeren topikal jellerin bebeklerde kullanılmamasını, bunun yerine sayılan yöntemlerin tercih edilmesini önermektedir. Özetle, pler ve soğuk kompres gibi yöntemler kehribar kolyenin iddia ettiği etkileri vermese de güvenli ve etkili olarak kabul edilmektedir.
Sonuç
Kehribar takıları bebek diş çıkarma sürecinde rahatlama vadeden doğal bir yöntem olarak tanıtılsa da, bilimsel verilere göre bu takıların etkinliği kanıtlanmamıştır. Buna karşılık, kehribar kolyelerin kullanan çocuklarda ciddi boğulma ve strangülasyon vakalarına yol açabileceği gözlemlenmiştir. Alanında uzman sağlık otoriteleri kehribar takıların yararından çok zararı olduğuna dikkat çekmekte; bebeklere bu tür takıların takılmaması yönünde uyarıda bulunmaktadır. Dolayısıyla bebeklerde kehribar kullanımı güncel tıp görüşüyle desteklenmemekte, aileler klinik kanıtlarla desteklenen güvenli yöntemlere yönlendirilmektedir.

Bir yanıt yazın